Çocuk gelişim programları banner görseli
Ana Sayfa Şirin Oyun Akademi Çocuklarda Yeme Bozukluğu

Çocuklarda Yeme Bozukluğu

Yemek Sadece Karın Doyurmak Değildir

Bir çocuk yemek yerken sadece karnını doyurmaz; aynı zamanda kendini ifade eder, duygularını yansıtır ve çevresiyle ilişki kurar. Ancak bazı çocuklarda bu süreç bir mücadeleye dönüşebilir. Tabaklar dolup dolup geri gelir, yemek saatleri çatışmalarla geçer… İşte tam bu noktada “yeme bozukluğu” kavramı devreye girer.

Yeme Bozukluğu Nedir?

Yeme bozukluğu, çocuğun beslenme davranışında gelişimsel sürecin ötesinde kalıcı, yoğun ve işlevselliği bozan sorunların görülmesidir. Sadece fiziksel sağlıkla ilgili değil, aynı zamanda çocuğun duygusal dünyasıyla da yakından ilişkilidir.

Yeme Davranışları ve Gelişimsel Süreç

Küçük çocuklarda belirli dönemlerde yemek seçiciliği oldukça yaygındır. Bu durum çoğu zaman gelişimsel bir aşamadır. Ancak uzun süre devam ettiğinde, büyüme geriliğine veya psikososyal sorunlara yol açabilir.

Normal Seçicilik vs. Yeme Bozukluğu

• Normal Seçicilik: 2–4 yaş arası sık görülür, çocuk bazı yiyecekleri reddeder ama genel beslenme dengesi bozulmaz.
• Yeme Bozukluğu: Seçicilik kalıcı hale gelir, kilo alımı durur, yemek saatleri stresli geçer ve çocukta kaygı gelişebilir.

Yeme Bozukluklarının Temel Türleri

ARFID (Kaçıngan/Kısıtlı Yiyecek Alımı Bozukluğu)

ARFID, çocuklarda en sık görülen modern tanılardan biridir. Çocuk belirli yiyecekleri reddeder, genellikle dokusundan veya kokusundan rahatsız olur. Bu durum kilo kaybı veya gelişim geriliğiyle sonuçlanabilir.

Anoreksiya Nervoza

Yeme miktarını bilinçli olarak kısıtlama, kilo almaktan aşırı korkma ve beden algısında bozulma ile karakterizedir. Genellikle ergenlik döneminde görülse de bazı çocuklarda daha erken başlayabilir.

Bulimia Nervoza

Aşırı yeme atakları ve ardından kusma ya da aşırı egzersiz yapma davranışlarıyla tanımlanır. Çocuklarda daha az görülür ama ergenlik dönemine geçişte risk artar.

Pika (Besin Dışı Madde Yeme)

Toprak, boya, kağıt, sabun gibi besin dışı maddeleri yeme davranışıdır. Genellikle demir eksikliği ya da gelişimsel bozukluklarla ilişkilidir.

Obezite ve Aşırı Yeme Davranışı

Sürekli atıştırma, stresle yeme, açlık-tokluk sinyallerini ayırt edememe gibi davranışlar çocukluk çağı obezitesine yol açabilir.

Çocuklarda Yeme Bozukluğu Belirtileri

Fiziksel Belirtiler

• Ani kilo kaybı veya yetersiz kilo alımı
• Sık sık mide bulantısı, kabızlık ya da karın ağrısı
• Ciltte solukluk, saç dökülmesi

Davranışsal Belirtiler

• Yemek saatlerinde huzursuzluk veya kaçınma
• Tek tip beslenme (örneğin sadece makarna yemek isteme)
• Yemekleri gizlice çöpe atma, oyalama taktikleri

Duygusal Belirtiler

• Yemekle ilgili yoğun kaygı ya da öfke
• Kendini suçlama veya utanç
• Aileyle yemek konusunda çatışmalar

Yeme Bozuklukları Neden Oluşur?

Biyolojik Etkenler

Genetik yatkınlık, metabolik hastalıklar, gastrointestinal problemler yeme davranışlarını etkileyebilir.

Psikolojik Etkenler

Travmalar, anksiyete bozuklukları, obsesif kompulsif belirtiler veya kontrol ihtiyacı yeme davranışını şekillendirebilir.

Aile ve Sosyal Faktörler

Aile içi baskıcı yemek ortamı, cezalandırıcı tutumlar, aşırı beklentiler veya rol model eksiklikleri yeme bozukluklarını tetikleyebilir.

Risk Faktörleri

• Ailede yeme bozukluğu öyküsü
• Kronik hastalıklar veya gelişimsel farklılıklar
• Aşırı kontrolcü veya aşırı serbest ebeveyn tutumları
• Medya ve çevresel baskılar (özellikle ergenlerde)

Okul Çağı Çocuklarında Yeme Bozuklukları

Okul döneminde çocuklar akran etkisine daha açık hale gelir. Beden algısı sorunları bu yaşlarda belirginleşebilir. Yemek saatlerinde arkadaş baskısı, utanç veya utanma duyguları oluşabilir.

Ebeveynlerin Dikkat Etmesi Gereken Noktalar

Destekleyici Ebeveyn Tutumları

• Çocuğun sinyallerini takip edin, zorlamadan sınırlar koyun.
• Yemek zamanlarını keyifli hale getirin, sohbet edin.
• Başarıya değil çabaya odaklanın.

Baskıcı ya da Zorlayıcı Tutumların Etkisi
“Bitirmeden kalkmak yok” tarzı cümleler, çocuğun yeme davranışıyla güç mücadelesine girmesine neden olabilir. Bu da yeme bozukluklarını pekiştirebilir.

Tanı ve Değerlendirme Süreci
Uzmanlar, çocuğun tıbbi geçmişini, büyüme eğrisini, yeme alışkanlıklarını ve duygusal durumunu değerlendirir. Gerekirse pediatri, psikoloji ve beslenme uzmanları ortak çalışır.

Tedavi Yaklaşımları

Multidisipliner Yaklaşım
Başarılı bir tedavi süreci genellikle bir ekip işidir. Pediatrist, diyetisyen, psikolog ve aile birlikte çalışır.

Terapi Yöntemleri (Bilişsel Davranışçı, Oyun Terapisi vb.)
Yeme bozukluklarının altında yatan kaygı, kontrol ihtiyacı veya travmalar terapiyle ele alınır. Küçük çocuklarda oyun terapisi oldukça etkilidir.

Beslenme Danışmanlığı ve Aile Eğitimi
Doğru beslenme düzeni kurulurken aileye de çocuğa yaklaşım konusunda rehberlik edilir. Yemek saatleri yeniden yapılandırılır.

Önleme: Sağlıklı Yeme Alışkanlıkları Nasıl Kazandırılır?

• Ailece birlikte sofraya oturun.
• Yemekleri renklendirin, çocuğun katılımını sağlayın.
• Yiyecekleri yasaklamak yerine dengeli sunun.
• Medya mesajlarına karşı bilinç geliştirin.

Yemekle Kurulan Bağ, Hayatla Kurulan Bağdır

Çocukluk dönemindeki yeme bozuklukları yalnızca “yemek yememe” meselesi değildir; çocuğun duygusal dünyasının bir yansımasıdır. Bu nedenle sabır, anlayış ve doğru yaklaşım esastır. Erken fark etmek ve profesyonel destek almak çocuğun sağlıklı gelişimi için büyük fark yaratır.

Sıkça Sorulan Sorular

S1: Yeme bozukluğu ile seçicilik nasıl ayırt edilir?
Seçicilik geçicidir ve gelişimsel süreçte azalır. Yeme bozukluğu ise büyüme geriliği ve psikolojik stres yaratır.

S2: Yeme bozukluğu olan çocuğa zorla yemek yedirmek doğru mu?
Hayır. Bu durum sorunu daha da derinleştirebilir. Zorlamak yerine güvenli ortam yaratmak gerekir.

S3: ARFID geçer mi?
Evet, erken müdahale ve terapiyle büyük ilerlemeler sağlanabilir.

S4: Psikolojik destek şart mı?
Çoğu durumda evet. Çünkü yeme bozukluklarının temelinde genellikle duygusal nedenler yatar.

S5: Aile ne zaman uzmana başvurmalı?
Eğer çocuğun kilo eğrisi düşüyorsa, yemek saatleri sürekli çatışmalı geçiyorsa veya çocukta kaygı varsa vakit kaybetmeden başvurulmalıdır.

Şirin Çocuk Dil Konuşma ve Ergoterapi Merkezi

Psikoloji, Pedagoji, Dil ve Konuşma Terapisi ile Ergoterapi alanlarında; uzmanlık, deneyim ve bütüncül bir yaklaşımla hizmet sunuyoruz. Türkiye’de alanında “ilk merkez” statüsüne sahip olmanın sorumluluğu ve gururuyla, yarınlara değer katmak için buradayız.

Yeme bozuklukları yalnızca beslenme alışkanlığı meselesi değildir. Çocuk için duygusal, bilişsel ve sosyal anlamda ciddi bir yolculuktur. Bu nedenle Şirin Çocuk Dil Konuşma ve Ergoterapi Merkezi olarak çocuklarınızın yaş gruplarına özel programlarla doğru gelişim çizgisinde ilerlemesini sağlıyoruz. Örneğin, 24-30 ay aralığındaki çocuklarımız için hazırladığımız 24-30 Ay Gelişimsel Oyun Grubu erken kazanımların temellerini atarken; 30-36 ay grubu için sunduğumuz 30-36 Ay Güvenli Ayrılma Grubu bağımsızlığa geçiş sürecine destek oluyor. Gelişimde bir sonraki adım olan 36-48 ay için 36-48 Ay Anaokuluna Hazırlık Grubu ise bilişsel, sosyal ve duygusal becerileri güçlendiriyor. Ayrıca çocuklarda yeme ve duygusal davranış sorunları için sunduğumuz Ergoterapi & Rehberlik Hizmetleri ile ailelere de yol gösteriyoruz. Yeme bozukluklarının erken tanısı, uygun yönlendirilmesi ve uzman desteğiyle çocuğun güncel ve uzun vadeli gelişimine katkı sağlamak bizim önceliğimizdir.

Bilgi ve Randevu: 0212 537 61 60